Netflix’in Yeni Gözdesi: CURSED

Kuşkusuz yabancı dizi izlemeye başlayan herkesin yolu belirli dizilerden geçmiştir. The Vampire Diaries, Breaking Bad, Teen Wolf, Supernaturel, Lost ve daha niceleri pek çoğumuzun hayatına ufakta olsa dokunmuş yapımlar oldu. Özellikle henüz Netflix nedir bilmezken, tüm bu dizilerle yeni yeni dünyalara giriş yapmıştık.

Merlin hiç kuşkusuz her birimizin yabancı dizi serüveninde karşısına çıkmış muazzam dizilerden biri. Üstelik uzun bir dönem boyunca dublajlı olarak çeşitli televizyon kanallarında da yayınlanmıştı. Dolayısıyla Merlin’i ve devamındaki o büyük hikayeyi herkes duymuştur. Mistik havası, aktif ve dinamik oyuncu kadrosu, muhteşem konuk oyuncularıyla Merlin bir döneme damgasını vurmuş işlerden biriydi. Hele ki müziği… Eminim kulaklarınızda çınlayacaktır.

Hal böyleyken Cursed özellikle Merlin’e gönül vermiş olanları bir hayli heyecanlandıran bir iş oldu. Dizinin işleyişi ve anlatmı bir yana; bizce böyle bir konu ve karakter seçmiş olması gerçekten şahane. Bazen yeni şeyler görmek bizi heyecanlandırıyor ama bazen bildiğimiz o eski hikayelerden bir şeyler duymak, bir şeyler görmek yenileriyle tanışmaktan bile daha keyifli geliyor. Bu bağlamda Cursed daha en başından itibaren beni heyecanlandıran bir diziydi. Merlin’de hikayeleri bambaşka karakterlerin gözünden izlemiş, Nimueh karakterini kısacıkta olsa farklı bir açıdan tanımıştık. Şimdi o karakterin kendi öyküsünü onun gözlerinden izleyecek olmak gerçekten heyecan verici.

Dizi bizi nerelere götürüyor?

Dizi aslında zaman ve hikâye olarak bizi Arthur’dan biraz daha öncesine, bambaşka bir dünyaya ve gerçekliğe götürüyor. Genç Nimue ile mistik bir biçimde tanışıyoruz. Dizinin kostümleri, atmosferi, makyajları ve mekanları kesinlikle büyüleyici güzellikte. Merlin’de aldığımız o saf tadın, daha da gizemli ve biraz da karanlık formunu görüyoruz adeta. Dizi ayrıca bir döneme damgasını vurmuş olan o meşhur cadı yakma fenomenine başarılı bir biçimde değiniyor. Aslında iki ayrı dünyanın zıtlığını, anlam karmaşasını görüyoruz. Bu iki dünyanın karşılaşması ise hiç de ahenkli olamıyor ne yazık ki.

Anlayacağınız üzere dizinin ana kahramanı Gölün Leydisi olarak da bilinen ve Kral Arthur efsanesinde ismi geçen Nimueh. Cursed ise hikayeyi Arthur’un ötesine geçerek Gölün Kraliçesi olarak sunduğu Nimue perspektifinden işliyor. Bizce bu kesinlikle cesur ve heyecan verici bir tercih.

Nimue yaşadığı yerde gizemli güçlerinden dolayı biraz korkulan ve aynı zamanda da biraz “ucube” olarak görülen, cadılıkla damgalanmış bir karakter. Aslında eski çağlarda kadın olmanın ne zor olabileceğini de gösteriyor bize. Nimue’nin yolculuğu annesinin ölümüyle başlıyor. Merlin’i bulmak ve ona kadim bir kılıcı teslim etmek için çıktığı yolda yeni bir yoldaş bulmasıyla hikâye ilginçleşiyor. Aynı zamanda gittikleri birçok köyü cadılık suçlamalarıyla talan eden Kırmızı Paladinler Nimue’nin hikayesini bambaşka bir yöne çeviriyor. Genç ve toy bir kız olarak çıktığı bu yolda aslında karakterimizin bir yetişkine dönüşümünü de izleme fırsatı buluyoruz.

Oyuncu Kadrosu

Dizinin ana karakteri bir çoğumuzun 13 Reasons Why adlı gençlik dizisinden tanıdığı Hannah Baker yani Katherine Langford tarafından canlandırılıyor. Özellikle Ölmek İçin 13 Sebep ile birlikte tanınmış olan Katherine Langford henüz 24 yaşında genç bir oyuncu. Bu dizide gösterdiği başarının ardından yıldızı parlayan Avustralyalı aktris Cursed’de bambaşka bir rolle karşımıza çıkıyor ve oldukça eski bir döneme gidiyor. Ancak bizce, kendisi bu rolün altından da başarıyla kalkmış. Onun Hannah olmadığına kendimizi ikna etmemiz biraz uzun sürse de Nimue olmayı başardığına inanıyoruz.

Dizinin 2. Sezonu gelecek mi?

İlk sezonun bitimiyle birlikte elbette akıllara ilk gelen soru bu oldu. 2. Sezon var mı ve ne zaman? Netflix ise bu konuda henüz bir açıklama yapmış değil. Ancak kamuoyunun nabzına bakılacak olursa, oldukça etkileyici bir iş olan bu dizinin ikinci sezonu mutlaka gelecek gibi görünüyor. Çünkü anlaşılan o ki birçok kişi bunu bekliyor.

Peki dizi gerçekten izlemeye değer mi?

Özellikle bu tip tarihi ve biraz fantastik yapımları seviyorsanız, bu tip hikayeler ilginizi çekiyorsa mutlaka bakmanızı öneririz. Dizinin her şeyden öte görsel bir şölen yarattığına inananlardanım. Atmosferi başarıyla yansıtması, kostümler, karakterlerin o özgün makyajları… Tüm bunlar gerçekten de Cursed’i güçlü kılan etmenlere dönüşmüştü. Umarız dizi hakkında ufak ve güzel bilgiler verebilmişizdir ve umarız izleyecek olursanız bunun için bize minnettar olursunuz.